Ana içeriğe atla

Blog yazarları

Fotoğrafım
ihaveasmileonmyface
kedilerle ciddi düşünüyorum. a cynical misanthrope.
yalnızlık.
yalın olma hali mi? evet. yalınsın. basit misin? karmakarışıksın. yalınsın ama..
bu bir şeyin, bir insanın sana eşlik etmemesi mi demek? bence değil.
yalnızlık bir insanın gelebileceği en sade hal. en güzel hal belki de. yalnızlık ile terbiye olursun becerebilirsen. yalnızlık ile büyürsün dayanabilirsen. yalnızlık senin yanı başında bir gölgen olur. senden çıkar, senin bir parçan olur fakat paylaşır seninle hayatını. paylaşır.

yalnız olabilen insana olan saygım bambaşka büyük. yalnızken kafasından geçenleri korkmadan dinleyebilen, onunla konuşabilen insana duyduğum saygı büyük. yalnızlığa birden bire yakalanılmış ölümcül bir hastalık gibi davranmayan insan duyduğum saygı büyük. yalnız biriyle olduğumda aldığım zevk bambaşka. çünkü o seni yalnızlığıyla tanıştırır. sen hayatına girdiğin an yalnızlığı bitmez, sen hayatında kalsan bile yalnızlığı bitmez. dinmez. durmaz. gitmez. çünkü bir insan bir insanla birlikte olamaz. bir insan hala bir insandır. yalın hali, birlikte halinden çok farklıdır. aksini iddia eden kendini tanımıyordur. kendinin rolündedir hala. çıkamamıştır rolden.

yalnızlıkla ilk tanıştığın zaman korkutur seni, biliyorum. her tek kaldığında çıkar ansızın, sıkıştırdığın karanlık köşesinden çıkar. birdenbire gelir. hassiktir dersin. evet dedin bunu. yalnızım dedin. sonra birilerini aradın, birilerini çağırdın, 30 yaşına gelmiş yalnız kalmamış insanlar tanıdım. olmamış insanlar. fobi olur yüzleşemezsen. bir gün karşına çıkacağını bilsen bile kaçarsın. ölümüne kaçarsın.

biliyorum ben. kaçmışsın. biliyorum ben yüzleşmişsin. görebiliyorum sevmişsin, sevişmişsin. yalnızlıkla ilişkin çok belli. herkesin belli işte... yüzünden belli.

huzura eremezsin yalnızlığını kabul etmezsen. hep bir şeylerden kaçan insanın heyecanı vardır üstünde. hatta mutlusundur çoğu kendini bilmez gibi. mutluluk kendini bilmezlerin işi çünkü. kendini bilsen, tanısan, mutlu olman mümkün olamaz. kendini bilen bir insan evladı, mutlu olamaz. ırkını kabul edememek mutsuzluktur. ırkın, kabul edilebilir bir ırk değil.

hafif mutsuz insanlar severim ben. anlamı kaybetmiş insanlardır onlar. her şeyi görürsen eğer, ama her şeyi... nasıl anlamı sabit tutabilirsin? peki ya her şeyi hissediyorsan? peki ya her şeyi hissedebiliyorsan.










Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

then dreams are the same.

saatler çok hızlı geçiyordu, dün ne yaptığımı hatırlamakta zorlanırdım, hangi aydı acabadan çok hızlı bir şekilde "o hangi yazdı ya" ya geldik. şimdi yılların ismini vermeyi bıraktım, zamansızlığa doğru koşuyorum. bir kaç günün ard arda aynı olmasından rahatsız olduğum zamanlar seneler içerisinde yaşanan boktanlıkların çok hızlı geçmesine sevinerek stabil halimi bütün dünyanın yanmasından bağımsız olarak korumaya çalıştığım zamanlara evrildi. hissizlik, gamsızlık, anlamsızlık, heycansızlık adını koyabiliriz farklı farklı. çok arabesk sound edecek ama bizi hayat bu hale getirdi diyebilir miyiz? her yaşananın bir öncekinin aynı olması sorunsalı, ben dışında yaşanan hayatlarında aşırı aynılığı bizleri bir şey yaşamanın herhangi bir manası olmadığına getirmedi mi? içimizdeki ölü ruhlarla küçük zevkler alma çabalarımızla günleri, yılları değil de artık hayatları deviriyoruz. ve en güzel kısmı sikimizde bile değil. diyebilir miyiz? ben diyorum. bunu kötü ve dark bir şey olduğun...
başka sebepler var. başka sebeplerim var biliyorum. ilk akla gelen sebep değil bu katlanışlarım. ve kaçışlarım. ve farkındayım herkes farkında bütün dünya ve o da farkında. olmayacak. olmuyor da zaten. 

VAROLUŞÇU PSİKOTERAPİ--- Irvin D. Yalom

VAROLUŞÇU PSİKOTERAPİ ÖLÜM: "İnsan büyük bir boşluktan, ciddi bir hastalıktan, yeni doğmuş gibi, derisini dökmüş bir şekilde, daha duyarlı ve kötücül neşe için daha duyarlı bir damak zevkiyle, bütün iyi şeyler için daha duyarlı bir dille, daha büyük bir keyifle, tehlikeli bir masumiyetle, daha çocuksu bir şekilde, ama daha önce hiç olmadığı kadar kurnaz bir şekilde çıkar. " Nietzche "Ölümün sunduğu karanlık arka plan, hayatın yumuşak renklerini bütün saflığıyla öne çıkarır." Santaya Sorumluluğun üstlenilmesi kişinin nihai kurtarıcıya olan inancından vazgeçmesiyle de sonuçlanmaktadır. ANLAMSIZLIK: "Şu anda yaptığım ve yarın yapacağım şeyden ne yarar gelecek? Benim bütün hayatımdan ne yarar gelecek? Başka şekilde ifade edecek olursam - Neden yaşamalıyım? Neden bir şey yapmalıyım. Yine başka bir ifade ile: Beni bekleyen kaçınılmaz ölümle tahrip olmayacak herhangi bir anlam var mı hayatta? Tolstoy Nevroz: Anlamını bulamamış olan ruhun acı çekme...