Ana içeriğe atla

Blog yazarları

Fotoğrafım
ihaveasmileonmyface
kedilerle ciddi düşünüyorum. a cynical misanthrope.
soyutlanmak. soğumak. gitmek istemek. ve gitmek. sonunda.. her şeyin sonu var ve bunu bilmek gerek. ben kalmak istiyorum mesela şuan ama gün gelecek, an gelecek ben gideceğim. yine. bu en çok kalmak istediğim yerden gideceğim. çünkü bir gitme hali var bende. fazla kalamama. bazen çok ciddi oturup düşünüyorum gerçekten sebeplerim var mı? hiç oldu mu? yoksa ben mi uydurdum o sebepleri. bir çıkış yolum olmadığı yerde durmamak için kendime sebepler mi buluyorum sürekli. neden ayak uyduramıyorum.. olanlarla birlikte akıp gitmiyor benim hayatım. neden bu kadar irdelemek zorundayım. neden bu kadar fazla düşünmek zorundayım neye hakkım olduğunu. neyi hakettiğimi. ve neyi hak etmediğimi. ve bunları düşünürken neden aslında umursamıyorum. ben aslında umursayamazken nasıl bu kadar umursuyorum aynı anda.

yoluna koymaya çalışıyorum ya her şeyi. her şey istediğim gibi olsun istiyorum. kontrolüm altında olsun hayatım. takıntı bu manyakça bir şey. bu kontrol deliliği çok kaybettiriyor insana. birincisi kontrol altına almaya çalışırken ikincisi ve daha boktanı en sonunda dayanamayıp gitmek. onca çabayı bir anda hiç yaşanmamış saymak ve yok etmek her şeyi. bütün kurduğum o hayatı bir anda atmak çöpe. olmuyor diye. evet olmuyor. ama ben bunu kendime yediremediğim için. oldu ama şimdi de ben olmadım diyebiliyorum utanmadan.

aslında olmamış. yapmamışsın işte. yapamazsın da zaten.. öyle bir hayat yok ne yazık ki. kendim yazıp çizeyim. oynayayım hatta. istediğim zaman dursun mesela. gitmesin dursun her şey bir anda. sonra devam etsin ama kaldığı yerden hiç başlamamış gibi. kimsenin fikri olmasın benim olsun sadece. benim istediğim gibi olsun.

hiç olmadı mı?

oldu. ben ne yaptım o an acaba. olduğu anlar oldu çünkü. ben ne yaptım?
her şey istediğim gibiyken hani.. o zamanlar da..

şaşırdım kaldım. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

sacmaliyorum sanki..

bir sorun var. ve ben bunu yoksayiyorum. yapmam gerekeni biliyorum cok net ama yapmaktan korkuyorum. ve isin garip tarafi bu bana ilk defa oluyor. ne yapmam gerektigini cok iyi bilip de yapmamak.. tam tersine tam dikine gitmek. zorlamak sanki kendimi mi zorluyorum acaba? dayanma gucumu sinirlarimi. cok mu yanlis yapiyorum diye dusunuyorum surekli. bu kadar fazla dusunuyorsam bir sorun var demektir. ama ben sorunu cozemiyorum. cozemedigim icin belki kaliyorum. cozulmez bir durum var hosuma gitmiyor aslinda. ama sanki gidiyormus gibi ayni yerin etrafinda donup donup duruyorum. bazen bir seyi degil de her seyi kokunden degistirebilecegimi dusunuyorum. sonra bakiyorum bir adim bile atamiyorum. cunku kendi kendime yapabilecegim bir sey degil bu. ben yapabilirim saniyorum. ama tek yapabilecegim susmak, gitmek, bitirmek. ben bunlari becerebiliyorum en iyi yaptigim sey su hayatta bir seye son vermek ve arkama bile bakmadan gitmek. hic olmamis hic yasanmamis gibi davranmak. mukemmelim. ama so...

insanlık için küçük benim için büyük bir farkediş, farketmemek.

        sevginin ne sikim olduğunu hiç bilmeden yetiştirilen ruhları hastalanmış insanlarımıza...  küfürle giriş yaptım. çünkü öle..  büyüme çağında sevgi dilenen ve dilendiği için utanan ve sonunda da bu konuyu bir daha düşünmemek ve kötü hissetmemek (hissettirilmemek) adına çok derinlere gömerek yetişkinliğe ulaşan kişiler sevginin öncelikle sağlam bir temelinin atılması ve tuğlaları üst üste koyarak inşa edilmesi gereken bir şey olduğundan bir haberler.  sevgiyi ailelerinden "bana baktı, büyüttü, aç bırakmadı, terk etmedi vb." gibi bir takım kan bağından dolayı oluşan zorunluluklar ve asgari düzeydeki ilgi alakadan ibaret olarak gördüler. seni doğuran kişi ya da bakan büyüten kişi her kimse onunla bile duygusal, iletişime dayalı bir sevgi inşa edilmesi gerekiyor aslında. bu konsepte çok uzak bir millet olduğumuz aşikar.  biraz daha girelim çünkü bu konu canımı çok sıkıyor.  anne kutsaldır dediler. hayır hiçkimse kutsal değildir. yalnızca o...
ignorance is bliss. ignorance is strenght. demişler. ne kadar doğru söylemişler. ama biraz eksik kalmış bence. if you can ignore.. demeyi unutmuşlar. kimisi yapamazmış. bunu düşünememişler. ignore benim için sanırım sadece facebook'da yapılabilecek bir şey. gerçek hayat diye bir şey var. ve zor aslında. yani götünü de yırtsan ignore diye bir sekme açılmıyor beyninde. notification'lar var mesela. dolu böyle.. taşıyor artık. her gün 10 tanesi çıkıyor. seni bilgilendirmek amaçlı. ignore falan edemiyorsun. orda duruyorlar. birikiyorlar. rahatsızlık veriyorlar. olmaması gereken şeyler ama oluyorlar. sen de bunları yiyorsun bir güzel. yutuyorsun. he sindiremiyorsun. sonra da ben tokum diye gezebiliyorsun. çok ilginç. insan çok enteresan bir varlık. editlemeye çalışıyor beyin. hani yokmuş gibi davranayım, bazı özellikleri sileyim ama bazıları kalsın. ignore etme çabasında yoruluyor. error verdi benim ki bir kaç defa. kendimi yeniden başlattım mesela bu geçen zamanda.. geçen sy...