Ana içeriğe atla

Blog yazarları

Fotoğrafım
ihaveasmileonmyface
kedilerle ciddi düşünüyorum. a cynical misanthrope.

something vague.

karamsarlığımın, sevimliliğimle çeliştiğini biliyorum.
hangisini değiştirebilirim fikrim yok. felsefem; insanlık yok olsun derken, kendimi yok etme çabamı küçümsüyorum.
sevemiyor, güvenmiyor, tiksiniyorum. çünkü görüyorum.
evrende ne kadar gizli mesaj varsa sanki önce benim kalbimden geçiyor. 
önce bende var oluyor sonra hepsini yaşatıyorum.
sağlamasını insanlığın boka batmış ruhlarıyla yapıyorum.
acımıyorum onlara, gidişlerinde arkalarından bile bakmıyorum. 
bazen narsist davranışları eleştirirken aynaya bakıyorum. aynada gördüğümü öldürüyor ve yeni bir ruha yol alıyorum. 
bende binlercesi var...
hepimizde olduğu gibi. 
çelişkilerin içerisinde istenmeyen bir varlık olarak doğduğun zaman, ruhun bir milyon parçaya bölünüyor.
ve hepsi başka yollarda kayboluyor.
birileri senin var oluşun için ağlamış zamanında. 
kabul edilemez fikirlerinle yoruyorsun herkesi. 
insan kendini sevebilir mi?
bence insan yalnızca kendini sevebilir.
başkasını severken de buradan yol alırsın.
işte bunlar bir narsistin cümleleri olsa gerek. bana aitler. benden çıkanlar bunlar.
tiksinen insanlar olabilir, varlığımdan. 
sevgi dolu görünüşümle aldatıyorum. tüylerim diken diken insanların beni sevebiliyor oluşundan.
çünkü herkesin dürüst olmamasından yakınırken en büyük yalanı ben sadece hayatlarında olarak yaşıyorum. 
ölümle yan yana uyuyorum her gece. ölümden korkma hastalığına da bu yüzden yakalanıyorum.
bu da hayatın benimle en güzel taşak geçme şekli.
ve ben her ataktan sonra takdir ediyor ve hayranlıkla karşılıyorum. ruh dengemin bu denli manidar bozuluşuna karşı içten içe bir hayranlık duyuyorum. 
aynı benim gibi. çok sessiz ilerliyor. ve büyük ataklar yaşatıyor. nedenini çok iyi görsen bile, gelişini göremiyorsun. 
her gün uyandığım evde bir yabancı gibi hissediyorum.
binlerce defa yürüdüğüm yoldan geçerken, geçmişi siliyor ve ilk kez yürüyorum.
her anı silebiliyor ve kafamda yarattığıma inanıyorum.
içselleştirdiğim ne varsa saliselik bir anda yakıyorum inançları. 
inanmıyorum ve dışlıyorum. 
herkesi dışarıda bırakırken, içeride yalnız kalacağımdan korkan küçük benliğimi eziyorum. 
her gün ve gece yalnızlık kötüdür başlıklı demeçler dinlerken tanıdığım ve tanımadığım insanlardan, gizli gizli sırıtıyorum. 
çünkü ben yalnız kalabilmekten gelen özgürlüğümü, yıllarca süren savaşlarımı atlatarak kazandığım benliğimi de kutluyorum her sene yenilenen tarihimde, doğum günlerimde.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

insanlık için küçük benim için büyük bir farkediş, farketmemek.

        sevginin ne sikim olduğunu hiç bilmeden yetiştirilen ruhları hastalanmış insanlarımıza...  küfürle giriş yaptım. çünkü öle..  büyüme çağında sevgi dilenen ve dilendiği için utanan ve sonunda da bu konuyu bir daha düşünmemek ve kötü hissetmemek (hissettirilmemek) adına çok derinlere gömerek yetişkinliğe ulaşan kişiler sevginin öncelikle sağlam bir temelinin atılması ve tuğlaları üst üste koyarak inşa edilmesi gereken bir şey olduğundan bir haberler.  sevgiyi ailelerinden "bana baktı, büyüttü, aç bırakmadı, terk etmedi vb." gibi bir takım kan bağından dolayı oluşan zorunluluklar ve asgari düzeydeki ilgi alakadan ibaret olarak gördüler. seni doğuran kişi ya da bakan büyüten kişi her kimse onunla bile duygusal, iletişime dayalı bir sevgi inşa edilmesi gerekiyor aslında. bu konsepte çok uzak bir millet olduğumuz aşikar.  biraz daha girelim çünkü bu konu canımı çok sıkıyor.  anne kutsaldır dediler. hayır hiçkimse kutsal değildir. yalnızca o...

sacmaliyorum sanki..

bir sorun var. ve ben bunu yoksayiyorum. yapmam gerekeni biliyorum cok net ama yapmaktan korkuyorum. ve isin garip tarafi bu bana ilk defa oluyor. ne yapmam gerektigini cok iyi bilip de yapmamak.. tam tersine tam dikine gitmek. zorlamak sanki kendimi mi zorluyorum acaba? dayanma gucumu sinirlarimi. cok mu yanlis yapiyorum diye dusunuyorum surekli. bu kadar fazla dusunuyorsam bir sorun var demektir. ama ben sorunu cozemiyorum. cozemedigim icin belki kaliyorum. cozulmez bir durum var hosuma gitmiyor aslinda. ama sanki gidiyormus gibi ayni yerin etrafinda donup donup duruyorum. bazen bir seyi degil de her seyi kokunden degistirebilecegimi dusunuyorum. sonra bakiyorum bir adim bile atamiyorum. cunku kendi kendime yapabilecegim bir sey degil bu. ben yapabilirim saniyorum. ama tek yapabilecegim susmak, gitmek, bitirmek. ben bunlari becerebiliyorum en iyi yaptigim sey su hayatta bir seye son vermek ve arkama bile bakmadan gitmek. hic olmamis hic yasanmamis gibi davranmak. mukemmelim. ama so...
ignorance is bliss. ignorance is strenght. demişler. ne kadar doğru söylemişler. ama biraz eksik kalmış bence. if you can ignore.. demeyi unutmuşlar. kimisi yapamazmış. bunu düşünememişler. ignore benim için sanırım sadece facebook'da yapılabilecek bir şey. gerçek hayat diye bir şey var. ve zor aslında. yani götünü de yırtsan ignore diye bir sekme açılmıyor beyninde. notification'lar var mesela. dolu böyle.. taşıyor artık. her gün 10 tanesi çıkıyor. seni bilgilendirmek amaçlı. ignore falan edemiyorsun. orda duruyorlar. birikiyorlar. rahatsızlık veriyorlar. olmaması gereken şeyler ama oluyorlar. sen de bunları yiyorsun bir güzel. yutuyorsun. he sindiremiyorsun. sonra da ben tokum diye gezebiliyorsun. çok ilginç. insan çok enteresan bir varlık. editlemeye çalışıyor beyin. hani yokmuş gibi davranayım, bazı özellikleri sileyim ama bazıları kalsın. ignore etme çabasında yoruluyor. error verdi benim ki bir kaç defa. kendimi yeniden başlattım mesela bu geçen zamanda.. geçen sy...