sevginin ne sikim olduğunu hiç bilmeden yetiştirilen ruhları hastalanmış insanlarımıza... küfürle giriş yaptım. çünkü öle.. büyüme çağında sevgi dilenen ve dilendiği için utanan ve sonunda da bu konuyu bir daha düşünmemek ve kötü hissetmemek (hissettirilmemek) adına çok derinlere gömerek yetişkinliğe ulaşan kişiler sevginin öncelikle sağlam bir temelinin atılması ve tuğlaları üst üste koyarak inşa edilmesi gereken bir şey olduğundan bir haberler. sevgiyi ailelerinden "bana baktı, büyüttü, aç bırakmadı, terk etmedi vb." gibi bir takım kan bağından dolayı oluşan zorunluluklar ve asgari düzeydeki ilgi alakadan ibaret olarak gördüler. seni doğuran kişi ya da bakan büyüten kişi her kimse onunla bile duygusal, iletişime dayalı bir sevgi inşa edilmesi gerekiyor aslında. bu konsepte çok uzak bir millet olduğumuz aşikar. biraz daha girelim çünkü bu konu canımı çok sıkıyor. anne kutsaldır dediler. hayır hiçkimse kutsal değildir. yalnızca o insan kişisi iyi bir anne ya da k
önemsizleşin, önemsizleştirin ve huzur bulun. belki anlatabilirim, belki hepimizin neler yaşadığını bir günde anlatabilirim. ve düşünsene anladıklarını? dünyalar değişirdi, gezegenler yer değiştirir, bir yıldız kayar ve tüm kötülüklerin anasını sikercesine düşerdi dünyaya. sonra da cinayete kurban giderdi. yıldız. evet, dünyayı müzik kurtaracak. biz de batmakta olan bir gemiden izleyeceğiz. sürekli yeterince sevilmediğini düşünmek narsisizm belirtisi olabilir mi? sessizlikten rahatsızlık duyan insanlardan kaçın. there was no fer left in my eyes. birlikte gülemediğim insanlardan kaçarak buralara geldim. lan acıtan geçmiş değil, gömdüğümüz gelecekler. biz geçmişten değil de yaşanamayacak geleceklerden arınmalıyız. dünya herkesin kendi etrafında dönüyor. bırakalım öyle de kalsın. huzur nedir? yenir mi?