Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Blog yazarları

Fotoğrafım
ihaveasmileonmyface
kedilerle ciddi düşünüyorum. a cynical misanthrope.

pahabicilemez.

Cok muhtesem sarkilar var, dinlerken insanin zevkten gozlerini dolduran. Ayaklarindan baslayip beynine kadar cikan sarkilar. Butun vucudunu sardigi gibi varligi evi odayi dolduranlar. Sanki her notasinda uyuyan bir yerin uyaniyor gibi hissettiren.. Bittiginde sanki yasadigin butun hayat onunla birlikte sonup gidecek gibi basladiginda butun yasadiklarini, su zamana kadar hissettiklerini ayni anda tekrar - her seyi yeni bastan yasatan sarkilardan.. Milyonlarca kez tesekkur etmek istedigin, yazarina soyleyenine bu kadar ictenligine. Keske yapabilseymisim boyle bir sey ben de cikartabilseymisim diye icinin icini yedigi sarkilar. Hayatinin bir donemine verirsin o sarkiyi, ya da bir adama, bir arkadasa, kardesine, bir gune, bir an'a, bir sabah ya da bir geceye. Bazen butun hayatini bile alir o sarki icine. O kadar anlatabilir her seyi. O kadar tamamdir senin icin. Basindan sonuna bir yasam bir hayattir bir ruhu vardir zaten. Muzigin yukselmesi ve alcalmasidir yasadiklarin. Iki kelime bil...
Olsa da olmasa da. Gelse de gelmese de. Dongu, kisir olanindan. Surekli fonda rahatsiz edici bir sesle yasamak gibi. Biri kulagina konusuyor gibi. Yanlis yapiyorsun der gibi sanki birileri. Sen dogrulugundan o kadar eminken aklin alinmis gibi.. Olmuyor, oyle de boyle de.

her sey standart.

Yavasladim sanki. Sanki otursam iyi gelecek. Ya da otumaktan rahatsiz olmayacagim. Oyle hissediyorum. Dinlenebilirim de. Normal olabilirim, ayik gezebilirim. Cok onemli degil artik karar vermek ya da cok fazla dusunmek gelecekte neler olacagina dair. Herhalde biliyorum artik, ne yaparsan yap olmuyor. Yani oluyor ama olanlar da pek senin elinde degil. Gelisiyor iste. Zaman, geciyor gidiyor. Kotu de olmuyor. Hayir yani kotu seyler oluyor tabi ama bana degil. Su sira degil. Olmamasini da istiyorum. Belki o biraz benim elimde.  Durdum iste. Birazcik durdum. Durmam da gerekiyordu. Son bir kac sey beni durmaya yoneltti. Sakinligi ve sessizligi istedim sanki. Hem de kendi kendime. Zorlanilmadan. Kimse benden bunu istemeden istedim. Zaten ben oyleyim biri istemesin. Panik oluyorum. Yapamayacagimdan korkup hemen vaz geciyorum. Birakip gidiyorum. Ne korkagim! Aman hayal kirikligi olmasin kimsede. Bosver deneme bile.. Simdi kendim istedim iste. Kalmayi, hem de oldugum yerde! inanilmaz degi...

Oyle bir sey,

Bir kere bir adamın ismi güzel olacak. Hep söylemek isteyeceksin ismini. Aşkım falan demek istemeyeceksin. Adını söylemek hoşuna gidecek. Kulağına hoş gelecek. O güzel bir şey bence. Önemli de. Önemli olan çok şey var. Arabanın kapısını açacak falan değil ama arabaya girdiğinde soracak "nasılsın?" diye. Sormuyorsa ne kadar güzel koktuğunu söyleyecek. Öyle çünkü. Ve bunu söyleyecek, bunu söylemenin seni şımartmayacağını bilecek. Gitme, yapma, izin istemedin falan gibi konuşmalar olmayacak. Bunlara gerek duymayacak. Ya seninle gelecek ya da eğlenmenden mutlu olacak. Bensiz çıktı eğlenmesin gibi garip istekleri olmayacak. Olmaması gerekiyor. İddia etmeyecek. Ağzından çıkanı yorumlamayacak, anlayacak. Başka türlü değil olduğu gibi. Hayır'ı ve Evet'i karıştırmayacak, değiştirmeye çalışmayacak. Elleri sıcak olacak çok sıcak havalarda elini tutmamayı bilecek. Çünkü terler, hoş değil. Net olacak. Çok net. Değiştirilemez kararlarla yaşamak değil netlikten kastım. Yor...

eylül.

Bir saçmalık var bu eylül aylarında. Sevmiyorum bir yandan çok şey katıp bir yandan çok fazlasını da götürüyor. Ne olursa olsun başa sarıp yaşadığım ay eylül. Doğum günüm diye mi bilmiyorum ama en başa dönüyorum. En kötüsüne ve en iyisine. Genelde aynı insanlar oluyor ya da aynı olaylar. Tekrarlardan ibaret bir ay. Her sene.. her geçen sene de yine değişmediğini anlıyorum. Her şey aynı sanki. Bir de arada yaşananlar var. Karmakarışık bir hayata dönüş işte. Tekrar ve tekrar. Kafa karışıklığı boşu boşuna. Bunun devamında ne var çok iyi biliyorum, soyutlanmak. Her şey ve herkesten. Bunun sonucu da bir garip ve biraz kötü. Nefret etmek herkesten ve her şeyden. Ama huzur da orda ya ona şaşırıyorum ben... Huzur soyutlanmada. Öyle iyi. Ya da ben öyle iyiyim. Çünkü aynı bu laf gibi; başkaları cehennemdir. İnsanlar cehennemdir. İyi insanların var olduğuna inanmak istiyorum hala. Karamsar bir düşünce değil bu dediğim, iyi insan yok derken kendimi ayrı tutmuyorum zaten. Benim kırdığım kalple...

to me..

all eyes on the calendar another year i claim of total indifference, to here the days pile up with decisions to be made, i'm sure all of them were wrong. into this song i send myself and with these drinks i plan to collapse and forget this wasted year, these wasted years. devoted friends, they disappear and i'm sorry about the phone call and needing you. some decisions you don't make. i guess it's just like breathing and not wanting to. there are some things you can't fake. i guess that it's typical to cling to memories you'll never get back again. and to sort through old photographs of a summer long ago or a friend that you used to know and there below his frozen face. you wrote the name and that ancient date, that ancient date and you can't believe that he's really gone. when all that's left is a fucking song and i'm sorry about the phone call and waking you. i know that it is late.. but thank you for talking because i nee...

happy birthday.

hatirlamaya calisiyorum gecen seneyi de. pek hatirlayamiyorum ya da bir seyler bloke ediyor. hatirlasam ne yapacagimi da bilmiyorum. boyle bir ozler gibi oluyorum ama cok ince bir his bu. hemen gidiyor. sonra geliyor tekrar ama degismis. sacmalamis. taninmaz halde. sonra baska bir his var sanki pismanlik gibi, uzgun gibi oluyorum sonra sinirlenmis gibi. ama en cok kirilmis gibi. sanki kalbim kirilmis. ama o kadar umrumda degil ki bu. oyle gecip gidiyor. sonra bir dusunuyorum... planlarim neydi ve ne oldu diye. dusunuyorum da dusunuyorum.. ama cevap?.. komik bir sonuc var. benim hic planim olmamis ki? su yasima geldigimde bu olur. sonra bu olur. bunu yaparim boyle adimlar, basamaklar, merdiven, fln yokmus oyle bir sey. ya yapmis bitirmisim ki bu cok aci olabilir. bitmis gitmis bende ki yasanacaklar. olamaz heralde oyle. ya da ben cidden hic plan yapmadan boyle bir hayata sahip olmusum. hayat guzel, hos. ama her eylul gibi hayatimin butun sonbaharlari gibi karisik. karmakarisik...

bos zamanlarimda uzuluyorum..

bi de cok yorgunum. yorgunluktan ve yogunluktan herhalde dusunemiyorum. uzulemiyorum. hic oyle bir vakit bulamiyorum. kafami toparlayamamak ne demek cok iyi biliyorum. yapilacaklar yapilamayanlar falan filan. o kadar dolu ki. arada boyle kalmis kaybolmus bir kac sey var. uzulmem gerek onlar icin. cunku uzucu seyler. endiselenmem gereken seylerde var aynen oyle beynimin derinliklerinde ve ayaklarimin zonklamalarindan kaybolmus gitmis. ama bacaklarim cok agriyor. bir de karnim ac yiyecek halim yok. az once tuvalete zor gittim. yapamayacak haldeydim. ama yaptim. bir de belim.. basim.. sacim.. ve de kicim var. cok bunaldim. oyle yani vaktim halim mecalim hic bir seyim yok benim. suan icin hic bir tarafimi uzulmeye ya da dusunmeye itemem. ama izne cikacagim ve korkuyorum. uzun nobetler tutar gibi. o boslugun icinde onca ay biriktirdigim uzuntuleri cikartip uzulur muyum acaba. bundan bu sira bir hayli korkuyorum. cunku gecen gun eve geldim ve tam istenen saatte bayilamadim. soyle bir yat...

iyi insanlar var.

cok iyi insanlar var. kesin var. iyi, sadece iyi kalpli degil. iyi iste. hani alsan vermesen bir daha kimseye. var yani bunlardan. ama ben onlardan biri degilim. var.. var..

who can you trust?

güvenebilir misin? kime ama? kendine önce.  ben artık asla güvenemem. hep geçecekmiş gibi hislerim. sanki gün gelip bitecekmiş gibi ne hissediyorsam. ne yaşıyorsam şuan da zevk aldığım yarın da aynı şeyden zevk alabileceğimin şüphesini taşıyorum her daim.  yarın bambaşka bir insan olarak uyanabilme ihtimalim var. yok olabilir bazı şeyler içimde. yepyeni hisler ve duygular var edebilirim bir gecede. yeni bir hayat kurup aynı anda yok edebilirim. çünkü hayallerimi taşıyamıyorum artık. bir gün saçmaladığımı düşünürken bir diğer gün çok mantıklıymışım gibi hissediyorum. bir de insanlar çıkıp ne kadar mantıklı olduğumu konuşuyorlar. bir tek ben biliyorum neler hissettiğimi, ne dengesizlikler yaşadığımı, içimde sürekli değişen biri var. takip edemediğim. en sabit olabildiğim yerden gitmeye çalışıyorum sürekli. yalnızlığım en sabit tarafım sanırım. çok uçlara gittiğim zaman hep geri dönüyorum oraya. ne yaşarsam yaşayayım, ne hayallerim olursa olsun kaçıyorum ben yine yalnızlığıma. ...

bitti

soyleyecek hic bir sey kalmadi aslinda. o kadar cok konustuk ve o kadar cok soyledik. uzecek kimse de kalmadi. hepimiz uzulduk. belki daha fazla uzulecegiz de. ama hicbir sey kalmadi yapilacak. bir seyler goc etmisler artik bu dunyadan. ikimiz icin. yapilacak bir sey kalmadi. bir mudahale yapilamaz bunu kurtarmak icin. cabalar bos. cunku bir taraf varken bir digeri yoksa aslinda bos'tur her sey. iliskimizdeki gibi ayni. birbirimiz icin hic olmadigimiz gibi. o zaman oyleydi ve mutlu olamadik. simdi de farkli degil. isteklerimiz farkli. planlarimiz farkli. ilerlemek istedigimiz hayatlar farkli. yanlis yok burda aslinda. iki insan var aslinda hic birlikte olmamalari gerekirken. hayatin olabilecek tum sartlarini zorlamis mutlu olmaya calisirken ve sonunda mutsuz olmus iki insan. biz hayatin sartlarini zorlarken hayatta pek oyle zorlanmadi aslinda. o bizi daha cok zorladi ve sonunda yordu. cok uzdu ve yordu. kabullenmeye gecildi artik. olmayacak diye inanmak. buna inanmak olacag...

.lotus flower

bilmeyenler için bir hatırlatmadır. her şey biter. bitmez sanıyor olabilirsiniz. böyle bir bitmeyecekmiş gibi bir tavırda olabilir. hayat yanıltıcı olabilir. illüzyon gibi aynı. yanılgı bunlar. benden sadece küçük bir hatırlatma; her şey biter. there's an empty space inside my heart where the weeds take root so now i set you free i set you free

yazık işte

herkes iyi değildir. herkes tabii ki kötü de değildir. ama onu aklında tutmana gerek yok. sen şunu aklından çıkartma herkes iyi değildir. ve daha önemlisi herkes senin düşündüğün gibi değildir.  aslında herkes herkesle aynıdır. ne yazık ki. bu böyledir.  en kötüsü de, çok uzun süre sonra bile anlaşılabilecek gerçekler vardır. bu gerçekler şöyle açığa çıkar.  insanlar zora gelir. ve içgüdüsel davranır. sonuç kaçmak.  yani herkes iyi değildir. herkes güçlü hiç değildir. 

yattigi yeri yadirgamayan insan..

ayni gun icerisinde eiffel kulesinde bir kahve icip, aksaminda adana'da adana kebap yenilir mi? yapilabilir. yapmak istermiydim? belki hayal bile etmezdim zira aklima gelmezdi boyle bir hayal. gariplesiyor hayat. hic olmadigi kadar. gariplesiyor. buyuyor genisliyor. benim zihnim de buna ayak uyduruyor. hali hazirda ruhum bir kente bir ulkeye ait olamamisken, baska yerler insanlar ulkeler otel odalari havaalanlari baska diller goruyor. iyice genisliyor ruhum. aitsizligini ispatlar gibi. haz aliyor. rahatsiz olmayisindan. yattigi hicbir yeri yadirgamayisindan buyuk bir haz duyuyor. bunun yaninda insanlar kultur soku geciriyorlar. anlamak lazim onlari da belki. ama ben degilim o anlayabilecek insan. ben kendimi anlatamadigim gibi, hic anlamadiklari ve hice saydiklari gibi hislerimi dusuncelerimi ve aitsizligimi ben de onlari bu denli ait oluslarini, kulturlerine 'delicesine' bagliliklarini, yadirgayislarini. ayiplamalarini. gulusmelerini anlamayacagim. anlamak icin de caba g...

some of us are disturbed. really.

ne kadar cok rahatsiz insan oldugunun farkinda miyiz? televizyonda ki programlari izliyoruz, hadi izledik. takip ediyoruz. insanlarla iletisime oyle ya da boyle girmek zorundayiz. peki farkinda miyiz? rahatsiz ve hatta akil sagligi bozuk insanlarin bu denli fazla oldugunun?!   ben farkindayim ve korkuyorum.